Annelik Diploması

Böyle bir diploma yok elbette ama ben annelerin, yani anne olmak isteyen kadınların bu diplomayı alması gerektiğine şiddetle inanıyorum. Yapılacak en basit iş için bile kurs ya da çeşitli eğitimlere katılmak zorundayken, insanların hiçbir ön hazırlık olmaksızın anne-baba olmasını yanlış buluyorum. Çevreme baktığımda anneliğin sadece kutsal yanıyla ele alındığını görüyorum. Kutsal olması, gerekli her şeyi…

Diğer Şehrin Rayihası

Bir yıl Manisa, bir yıl Nevşehir’de yatılı okuduğum arkadaşlarımla Nazilli’deydim. Aylık toplantılarımız da yatılıydı. Kadın kadına toplanıp hafta sonunu birlikte geçiriyorduk. Günden akşama uzanan keyifli saatler, ertesi sabah şehir gezisi ya da benzeri etkinliklerle sonlanıyordu. O akşamüzeri yürüyüşe çıkmıştık. Caddeler, mağazalar derken ağaçlık bir bölgede insanı mutluluktan bayıltacak kadar güzel kokular arasında buldum kendimi. Neden…

“Mutluluk sizinle ilgili bir kavramdır, sahip olduklarınızla değil…” *

“Bana bahşedilmiş rüzgârın ve onun tadını çıkarabilmem için bahşedilmiş ruhun tadını çıkarıyorum.” (Fernando Pessoa)                                                                                                                                               Önce Gülce arıyor: “Anneciğim günaydın, haydi uyan artık” sonra Naz: “Uyan artık kızım öğle oldu.” Her ikisini de tembihlemiştim. “Zor da olsa uyandırın.” Zor oluyor. Yatak hiç bu kadar çekici olmamıştı ama uyanmalıyım. On beş dakika diyorum kızıma. Azıcık…

Önce Kendi Devrimini Gerçekleştirmelisin

Devrimciydim ben. İlkgençlik yıllarımdı. Aileden gelen eğilimin yanına başka şeyler eklenmişti, arkadaşlık ilişkilerinin yarattığı etkileşim, sevilen öğretmenlerin bakış açısını benimseme… Kendimi ilk ne zaman devrimci olarak tanımladığımı hatırlamıyorum. Hayatın genel akışı içinde oluveren diğer şeyler gibiydi. Ama şundan eminim; herkesin eşit şartlarda yaşadığı, haksızlıkların olmadığı bir dünyanın hayalini ilk o günlerde kurdum. Aslına bakılırsa benden…

Burası Taşra

Daha önce adını hiç duymadığım o filmi izliyorum. OXV The Manual. Biorezonans nedir, yararı nedir, yan etkisi var mıdır sorularına cevap ararken haberdar olup hakkındaki birkaç yorumu okuduktan sonra izlemeye karar verdim. Sıkmadan ilerliyor. Her filmden bazı cümleler kalır. Bundan tek cümle kalacak: “Kadere bilgi karar verir…” Aklıma yazacağım bu cümleyi. Ne var ki yönetmen…

Hüznüm Bana Kaldı

“Tanrı’yı bilmek istiyorsanız bilmece çözmeye kalkmayın. Daha çok çevrenize bakın, onu çocuklarınızla oynarken göreceksiniz. Gözlerinizi göğe çevirin, onun bulutta yürüdüğünü, şimşekte kollarını uzattığını ve yağmurla indiğini göreceksiniz. Onun çiçeklerde gülümsediğini, sonra doğrulup ağaçlarda el salladığını göreceksiniz.” Cibran’a ait bu sözleri balkonda oturmuş bir yandan kahvemi içer diğer yandan bulutları izlerken hatırlıyor, insanların neden mucize peşinde…

Yazgımı Seviyorum

Geceleri yattığımda başlıyordu çarpıntı. Aslında buna tam olarak çarpıntı değil düzensizlik diyebilirdim. Kalbim geçmişte olduğu gibi düzensiz atıyor, her atış kendi bölgesinin dışına taşıyor gibiydi. Daha geniş bir alanda hissediyordum. Huzursuzluk veren bir şeydi. Kontrollerde belirgin bir olumsuzluk görünmüyordu. Hatta bir gün holter cihazı takılmış ama ele gelir bir veri ortaya çıkmamıştı. Bir başka hastayı…

Kabus

Sabah, her zamankine nazaran geç denebilecek bir saatte uyanıyorum. Aslında hep aynı saatlerde uyuyup uyanmaya dikkat ediyorum ama planlamalar bazen şaşabiliyor. Her sabah yaptığım gibi arka bahçeden gelen kuş seslerini dinleyip kuşların ruh hallerini tahmin etmeye çalışıyorum; mutlu olmalılar ki böylesine coşkuyla cıvıldıyorlar. Kuşların sesine önce mutfaktan gelen çatal kaşık şıkırtıları karışıyor sonra da tatlı…

“Şarkılar dinleyin istiyorum, şarkılar. Durmaksızın. Bach G minör mesela. Gülümsersiniz belki. Sonra trafikte bir kadına yol verirsiniz, size gülümser. Karşılık olarak siz de gülümsersiniz. Sonra kadın evine gülümseyerek gider belki, çocuklarına kapıyı gülümseyerek açar. Belki o gece gülümseyerek uykuya dalar. Belki böyle olmaz. Ama siz yine de bir kadının sizden kaynaklı bir sebeple gülümsediğini hayal…

“Annelik Diploması”

Böyle bir diploma yok elbette ama ben annelerin, yani anne olmak isteyen kadınların bu diplomayı alması gerektiğine şiddetle inanıyorum. Yapılacak en basit iş için bile kurs ya da çeşitli eğitimlere katılmak zorundayken, insanların hiçbir ön hazırlık olmaksızın anne-baba olmasını yanlış buluyorum. Çevreme baktığımda anneliğin sadece kutsal yanıyla ele alındığını görüyorum. Kutsal olması, gerekli her şeyi…